İçişleri Bakanlığı, CHP’li Eski Maltepe Belediye Prof. Dr. Başkanı Mustafa Zengin hakkında soruşturma başlattı. Soruşturmaya, Gezi direnişi sırasında Maltepe Sahil Parkı’nın ismini “Gezi Parkı”, başka bir parka da “Mahir-Hüseyin-Ulaş” isminin vermesi ile Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nin girişine 3 fidan ağaç dikerek onlara Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan isimlerini vermesi gerekçe gösterildi.
Mülkiye Başmüfettişi Akif İkbal tarafından imzalanarak başlatılan soruşturmanın gerekçesinde, Mustafa Zengin’in bu açılışta yaptığı, “Bu fidanlar darağacında asılan üç fidan anısına dikilmiştir” ifadeleri ne yer verildi. Gerekçenin devamında, “1975-1980 yılları arasında yaşanan siyasi çatışmaları tekrar yaşatmak için halkı kışkırtmak, germek ve kamplaştırmak suretiyle görevinizi kötüye kullandığınız, iddia edilmiştir. Bu sebeple, İçişleri Bakanlığımız 28.05.2014 tarihli onay emirleri ile hakkınızda 4483 sayılı yasa hükümlerince ön inceleme başlatıldığından savunma vermeniz gerekmektedir” ifadeleri kullanılması dikkat çekti.
“BU SORUŞTURMA BİZİM NAMUSUMUZDUR.”
Üç fidan soruşturulması ile ilgili Gazetemize açıklamalarda bulunan Maltepe eski Belediye Başkanı Prof.Dr.Mustafa Zengin, “Bizler görevimizin başında iken asla bir yanlışın içerisinde yer almadık ancak sadece görüşlerimizden dolayı böyle bir soruşturma açılmışsa bu soruşturma bizim namusumuzdur.”dedi.
SORUŞTURMAYA SEBEP OLAN O KONUŞMA METNİ
İşte! Maltepe Eski belediye Başkanı Prof.Dr.Mustafa ZENGİN’in Soruşturulmasına sebep olan o tarihte yapmış olduğu konuşma metni;
“Değerli Maltepeliler, bugün burada Emek Caddesi üzerinde boş bir alan bularak açtığımız parkta yine birlikteyiz. Dört yılda açtığımız 50. park, bu küçük yeşil alan… Yeşile hasret ülkemizde yeşil alan yaratma çabamız devam edecek, durmayacaktır. Bu alanda çocuklarımız, fidanlarımız, sağlıklı ortamda büyüyecekler, çiçek olacaklar; barışı, sevgiyi getirecekler ülkemize…
Çocuklarımız, burada bir kez daha öğrenecekler. Bu parka ismi verilen ağabeylerinin kim olduklarını ve neler yaptıklarını sorgulayacaklar; doğruyu, iyiyi, kötüyü görecekler, bilecekler. Ülkemizin kuşatıldığı bir dönemde, ülkesini ve halkını sevenlerin yaptıkları mücadeleyi öğrenecekler.
Parkın ismi konusunda oluşan spekülasyonlar, olayın özünü kavrayamayanların yarattığı hezeyanlardır. Parklar ve yeni açılan tesislere konacak isimler, Belediye Meclisi’nin kararıyla konur, bunu herkes bilir. Bu parkı açarken böyle bir meclis kararı yoktu, henüz böyle bir karar da alınmadı.
Resmi olarak bu devrimci arkadaşların isimlerinin de parka verilemeyeceğini, hukuksal açıdan olamayacağını da biliriz. Ancak, egemen güçlerin ülkemizin üzerinde oynadıkları oyunlarına karşı 1970’li yıllarda yapılan mücadeleyi ve mücadelelerde yaşamlarını yitiren genç fidanları unutmamak gerekir.
Deniz’i, Yusuf’u ve Hüseyin’i unutabilir miyiz? Unutuyorsak eğer, Kurtuluş Savaşı’nı, Mustafa Kemal’i de unutturmak isteyenlere hak veriyoruz demektir. Üç Fidan’ı asan güçler, kerhen ve şeklen yargılanıyorlar. Tüm bunları düşünürken, yapılan haksızlıkları da düşünmek gerekir. Mahir, Hüseyin, Ulaş ve yol arkadaşları, Üç Fidan’ın darağacına gönderilmemesi için eylem birliği yapmış ve genç yürekleriyle onlara destek olmuşlardır. Sadece bu açıdan bakıldığında, Üç Fidan ve onlara yardım etmeye çalışan Yürekli Genç dostlarını görmeliyiz. Olanları gençlere unutturmamalıyız diye düşünüyoruz.
Sevgili Maltepeliler, Gençler; ülkemizin tam bağımsızlığı ve bütünlüğü içinde tavır sergileyen herkesin hoşgörüsüne sığınarak, bu parkın isminin Üç Yürek veya On Yürek olarak verilmesi için sizlerin yüreklerine sesleniyorum. Gelin bu isimleri verelim ve yürekli gençlerimizi bir kez daha analım.” dedi.