Maltepe ilçemizde kentsel dönüşüm projesi uygulayan Skamar A.Ş. kurucuları Sadık Özdemir ve Muzaffer Kaygusuz ile Maltepe projesi, Skamar A.Ş. ve kendilerini tanımak adına yaptığımız röportajda şu açıklamalarda bulundular:
– Sadık bey, sizi tanıyabilir miyiz ? Ticari hayatınızın sürecinden de kısaca bahseder misiniz?
S.Ö. : 1937 yılında Karabük’te doğdum. Ticarete çocuk yaşlarımda başladım ve ilkokuldan sonra şartlar gereği okuyamadım. Ticaretime ciddi anlamda ilk olarak yöremizde yaygın geçim kaynağı hayvancılıkla başladım; daha sonra İstanbul’a gelerek ticari hayatımı burada devam ettirdim. İstanbulda ticarete kendi fırınımı açarak başladım. 1970’lerde Bağdat caddesinde farklı ticaret ve konut projeleri yaptım. Gayrimenkul ve inşaat sektörüne girdiğim o yıllardan bugüne kadar arsa alarak farklı büyüklükte birçok projeye imza attım. Özellikle ticari işlevli projelerle ilgilendim. İnşaat sektörünün dışında maden sektörüyle ilgilendim. İlk olarak bir kireç taşı ocağı kurduk, ardından bu sektördeki yatırımlarımızı arttırdık. Silivri’de bugün de hala üretime devam eden kum ocağımızı kurduk ve yine bugün Niğde’de bulunan Anadolu Mikronize kalsit ocak ve fabrikasından 20 ülkeye ihracaat yapıyoruz.
– Yaptığınız projelerden birkaç örnek verebilir misiniz?
S.Ö. : Beyazıt’ta 1980 li yıllarda Öz Marmara iş hanını yaptık. Bu proje iş merkezi konseptinin ilk örneklerindendi yine özel üniversite sistemini Türkiye’de Haliç üniversitesini kurararak ilk biz gerçekleştirdik. Süleyman Demirel beyin bu konuda bize çok desteği ve takdiri oldu. Bunların haricinde de birçok farklı ölçekte projelerimiz oldu.
– Muzaffer bey birazda sizden kendinizi dinleyelim?
1971 Adıyaman doğumluyum. Gençlik ve okul çağlarımı Mersin’de geçirdim. Ticari hayatımada yine Mersin’de elektrik-elektronik sektöründe başladım. Ardından 1993 yılında Ankara’da Milli Piyango ve kazı kazanın Türkiye geneli dağıtım ana bayiiliği işini yaptım. 1997 yılından 2002 yılına kadar askeriyenin altyapı işlerini yaptım. Bunların yanında cafe, restoran, madencilik, enerji gibi sektörlerde de girişimlerim oldu. 2007 yılında İstanbul’a gelerek inşaat sektörüne giriş yaptım. Farklı inşaat projeleriyle ilgilenirken bir taraftan da Maltepe projesinin altyapı çalışmalarını ve mülk alımlarını yaptım. Bu çalışmalar ve almış olduğum mülkler bir seviyeye ulaşınca projeyi hayata geçirmeye karar verdim. Bu bağlamda birçok yatırım ve inşaat firmasıyla görüştüm, bu görüşmeler sonucunda Sadık bey’le tanışarak Maltepe projesinde birlikte hareket etme kararı aldık.
S.Ö.:Muzaffer bey bana projeyi getirip sunduğunda çok mantıklı buldum, zaten Muzaffer beyle de ticari anlayışımız son derece uyuşunca projede yer almaya karar verdim ve skamara ortak oldum.
– Peki nedir bu Maltepe projesi?
M.K. : Maltepe projesi doğru bir kentsel dönüşüm projesidir aslında. Konum olarak Maltepe’nin merkezinde bulunan kendi mülklerimizinde olduğu 266 ve 267 adada yapılacak ve Maltepe’ye değer katacak olan dönüşüm projesidir. Biz bu projede yerinde dönüşüm yapmayı ve hem yatırımcının hem mülk sahiplerinin hemde Maltepe’nin kazanmasını hedefledik ve çalışmalarımızı bu doğrultuda ilerletiyoruz. Bu bağlamda ilgili tüm resmi kurumlarıda bilgilendiriyoruz.
Amacımız ilk olarak yapıların dönüşerek sağlıklı bir statiğe kavuşması ve can güvenliğinin sağlanması, konsept anlamında da sadece ticari işlevi olan ve bölgenin sorunlarına da çözüm olabilecek bir proje gerçekleştirmek.
– Skamarın kentsel dönüşüm politikası nedir?
M.K.: Biz Skamar olarak geniş bir aileyiz. Bünyemizde şehir planlaması, mimarlık, kentsel dönüşüm, yapı denetim, gayrimenkul ve hukuk birimlerimiz var. Yani kentsel dönüşüme olabildiğince büyük bir perspektiften bakmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda bizim kentsel dönüşüm anlayışımızda sadece yapıyı dönüştürmek, parsel bazında dönüşüm yaparak şehrin sorunlarına göz yummak yok. Biz kentsel dönüşüme tabiki öncelikle can güvenliğini sağlamak olarak bakıyoruz ama bunun yanında yapılacak olan dönüşüm projesinin bulunduğu bölgeye değer katması, bölgenin otopark, meydan, trafik, ulaşım gibi sorunlarına da çözüm üretmesi gerektiğine inanıyoruz ve projelerimizide bu anlayışla gerçekleştiriyoruz.
– Bu yatırım anlayışının temel taşları nelerdir?
S.Ö : Öncelikle ilk prensibimiz projenin nicelik anlamında değil nitelik anlamında değerli olması. Projenin hizmet edeceği herkese değer kazandırması. Biz proje geliştirirken günü kurtarmayı değil önümüzdeki yüz yıla hitap etmesini hedefliyoruz. Maltepe projesini de Muzaffer beyle birlikte bu anlayışla ilerletiyoruz.