Bilindiği üzere okul aile birlikleri okul ile veliler arasında bir köprü görevini üstlenir amacı okul idaresine devletin sunamadığı maddi konularda daha fazla maddi anlamda katkı sağlamaktır.
Şunu çok iyi biliyoruz ki devlet okulu yapıyor, öğretmeni atayıp maaşını veriyor (gerçi oda bir çok okulda eksik atamalar yapılıyor) demirbaşını alıyor, müstahdem bir tane veya hiç vermiyor gerisini ise yerel imkanlar ile geçinin halledin diyor.
Temizlik nasıl yapılıyor, güvenlik nasıl sağlanıyor, müstahdemlerin maaşları nasıl veriliyor sigortaları nasıl karşılanıyor, okulun tamir, tadilat, kırtasiye giderleri vs nasıl karşılanıyor düşünmüyor kimse, sen yerel imkanlar ve kaynaklarla hallet diyorlar.
Bu yüzden okul aile birlikleri burada devreye giriyor. Özellikle maddi imkan ve kaynakları okul aile birliği karşılıyor. Ama kendi cebinden değil tabi bağışlar ve velilerin aidat olarak ödediği paralarla. Ama şimdiki gibi bir çok okulda aile birliklerindeki gönüllü çalışan ve bin bir entrikayla seçilen, devretme veya anlaşmalı seçilmiş, ve sadece okul aile birliği odalarında orada oturup amaçları hem sohbet etmek, hem örgü örmek, hemde çocuklarına biraz daha yakın olup sene sonu öğretmenlerle yakın ilişki kurup biraz daha çocuğunun notunu yükseltmek değil, aile birliğinin işi. Bu gönüllü birliğin asıl önemli işi dışardan okula katkı sağlamaktır, Buda etkinlikler, bağışlar, iş adamaları ve hayırseverler ile görüşüp koşturup bağış ve okula katkı sağlamaktır. Bu saydığım özelliklerde fedakarca çalışan aile birliği yönetimi yok mu? tabiî ki var zaten o okullarda kendini belli ediyor. Bakıyorsunuz güzel bir şeyler sağlayabilecek gerçekten gerek çevresi ile gerekse çalışmaları ile katkı sağlayacak bir gönüllü varsa seçimlerde kurulan entrikalar ile bertaraf ediliyor bir çok seçimlerde. Bu tür olaylara gerek gelen şikayetler gerekse gördüklerimle değinmek durumunda kaldım. Milli eğitim müdürlüğünün bu konuda gerek denetim gerekse hassasiyet olarak yakından ilgi göstereceğini biliyorum, bunun yanı sıra her velinin bir okul aile birliği doğal üyesi olarak yeri gelince hesap sorması gerektiğini ve takipçisi olmasını ve taşın altına elini koyması gerektiğini de belirtmek isterim.
Tabi bir de işin diğer boyutu var İl Milli Eğitim Müdürü ile yaptığımız bir ayak üstü bir görüşmede, öğretmen ve müdürler kesinlikle para işine karışmayacaktır diyor, benim öğretmenlerimin ve idarecilerimin işi eğitim ve öğretim ile uğraşmak, aile birlikleri ise, işin maddi bölümü ile uğraşması gerekiyor diyor, ama bakıyorum bir çok aile birliği tabiri caiz ise daha tüyü bitmemiş yetimin bile hakkı olan maddi konularda tüm ipleri müdürlerin eline vermiş ve gık bile çıkarmadan her şeye imzasını atıyor.
Olmuyor arkadaşlar olmuyor öğretmenlerimizin, müdürlerimizin emeği ve katkısı tabiî ki büyük eğitim ve öğretim anlamında, ama unutmayın biz mahalle sakinleri ve velileri olarak okulumuza sahip çıkmalıyız. Herkes gelir geçer biz kalıcıyız.
Yıllar önce benim öğrenci olduğum ve okuduğum sıralarda şimdi oğlum okuyor belki de yarın öbür gün torunum okuyacak o yüzden devletin yetişemediği yerlerde olacaktır tabi, bunlara biz sahip çıkacağız her kuruşu bir yetimin hakkı gibi üzerine titreyerek ve okullarımıza vicdanen rahat olacağımız şekilde daha iyi bir eğitim için harcayacağız.
Sizlere tavsiyem sayın okul aile birliklerinde canla başla mücadele edecekmiş gibi kendini sunan yukarıda belirttiğim özelliklerdeki bazı okullardaki art niyetli aile birliği üyeleri, bundan sonra gelen her ihbarı değerlendireceğime ve bu konuların takipçisi olacağıma söz veriyor ve ileriki sayılarımda da bu konunun üzerine düşeceğimi beyan ediyorum.