SERPİL KARAYİĞİT > Genç kadının 4 Mayıs kabusu > > Soyadı tepkisi genç kızı öldürdü > > Prensesin kuzusu her gün ölüyor > > Bir annenin hukuk savaşı > > 4 Mayıs 2000’de ablası Nuran’ın, 4 Mayıs 2008’de babası Kamil’in ölümüne, 4 Mayıs 2009’da kız kardeşi Fatmu Kut’un kayboluşuna ve 4 Mayıs 2013’te kızının intihara kalkışmasına tanık olan 33 yaşındaki Serpil Karayiğit “Artık 4 Mayısları yaşamak istemiyorum” dedi. Kocasının başka bir kadına imam nikahı kıymasının ardından bir sosyal paylaşım sitesinde kızının kendi kızlık soyadını kullanmaya başlamasına sinirlenen babası, kızına tepki gösterdi. 15 yaşındaki kız 50’ye yakın hap içti. 5 Mayıs günün de hayatını kaybetti. Kızına “Prenses” kızının da kendisine “Fenerbahçeli kuzu” diye hitap ettiğini belirten Serpil Karayiğit “2 hastanede de kızımın midesi yıkanmadı. Kızım doktor kurbanı. Adli Tıp Kurumu ilaç içtiğini belirtiyor ama sonuç kısmında normal ölüm diyor. Ya adalet yerini bulacak, ya da bulacak. Ağır Ceza Mahkemesi de davamı red ederse, Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağım. O da red ederse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götüreceğim” dedi. Kızının bir gün kendisinin de her gün öldüğünü söyleyen genç kadın, kızının ölümüne neden olan hapların boş kutularını bile saklıyor. Kızının odasını dağıtmadığını, her gün türbe ziyareti eder gibi odaya girip giysilerine sarılıp, oyuncaklarıyla vakit geçirdiğini söyleyen acılı anne “Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Bakmakla yükümlü olduğum 3 erkek çocuğuma olan sevgim beni hayata bağlıyor” diye konuştu. > Sultanbeyliği Abdurrahman Gazi Mahallesi’nde 3 çocuğu ile birlikte yaşayan ve komşularının yardımıyla geçimini temin eden 33 yaşındaki Serpil Karayiğit’in yaşamı Türk filmlerine taş çıkartacak türden. 17 yıl önce Nevzat Baloğlu ile evlenen genç kadın, aşklarını 4 çocuk yaparak perçinledi. İlk çocukları kız, diğerleri erkek oldu. Bu mutluluk, Nevzat Baloğlu’nun başka bir kadına imam nikahı kıymasıyla yerini hüzne bıraktı. Babasının başka bir kadınla ilişkisini öğrenip annesine anlatan 15 yaşındaki Sevgi Baloğlu, mutlu yuvalarının dağılmasından babasını sorumlu tuttu. 5 yıl önce kocasıyla evini ayırıp 2 yıl önce de resmi olarak boşanan Serpil Karayiğit, ayakları üzerinde durmaya çalıştı. Kızı Sevgi ise bir sosyal paylaşım sitesinde babasını olan nefretini soyadını annesinin kızlık soyadını kullanarak aldı. Bunu öğrenen babası, kızına nefretini kustu. Baba sevgisine hasret kalan genç kız, beden eğitimi dersinde erkek arkadaşlarıyla top oynarken kendisini görüp, azarlayan babasından nefret etmeye başladı. Her fırsatta annesine “Artık ‘elalem ne der’ diye yaşamak istemiyorum. Bu hayat çekilmiyor” demekten kendini alamadı. > Midesini yıkattıramadı > Geçen sene 4 Mayıs akşamı, saat 20.30 sıralarında kızının odasına giren Serpil Karayiğit “Bu saatte hiç yatmazdın neden televizyon seyretmeye gelmiyorsun” sorusuna “Her şey bitti. Artık benim için korkmana gerek yok. İlaç içtim. Elveda” yanıtını verdi. Hemen bir taksi çağırıp kızını Tacirler Sultanbeyliği Devlet Hastanesi’ne kaldıran genç kadın, barkot almadığı için evladının tedavisini aksatanlarla tartıştı. Barkotu alan genç kadın, muayenenin başlamaması nedeniyle de tepkisini dile getirdi. Neden kızımla ilgilenmiyor diye bağıran kadına “Ambülans çağırdık başka hastaneye gidecek” denildi. Yaklaşık 45 dakika ambülans gelmesini bekleyen kadın, geçen her dakika soğuk terler döktü. Ambülansta görev yapan hemşirenin “damar yolu bile açılmamış” ne yaptılar demesine “Hiçbir şey” yanıtını verdi. Saat 22.00 civarında Dragos Şifa Hastanesi’ne gelir gelmez genç kız yoğun bakım servisine alındı. Kızına burada Aktif Kömür tedavisi uygulandığını belirten Berpil Karayiğit “Kızımın kustuğunu, midesinin yıkanmasına gerek olmadığını söylediler. Babasına haber verdim o da geldi. Bizimle konuştu. Sonra müşahede altında tuttular. 24 saatin dolmasına 30 dakika kala bir doktor gelerek herşeye hazırlıklı olun dedi. 30 dakika sonra bir doktor gelip kızınız eks (öldü) olduğunu söyledi. Ben eksin ne olduğunu bilmediğimden kızım bir kez daha beni görsün dedim. Sonra öldüğünü söylediler. O an dünyam başıma yıkıldı. Defin işlemlerinden sonra Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunup dava açtım. > Adli Tıp Kurumunun raporu çelişkili > Adlı Tıp Kurumu’ndan kızının ölümüyle ilgili gelen raporu bir Profesör doktora da okuttuğunu söyleyen Serpil Karayiğit “Midede ilaçların saptandığını belirtti. İlaç toplanmasından da bahsedildiğini detaylarıyla anlattı. Ama raporun sonuç bölümünde normal ölüm yazılması çok şaşırtıcı. Kızımın tedavisini yapan üroloji doktoru Mehmet Ali Karakaya Sultanbeyliği Devlet Hastanesi’nde kızımın midesini yıkadığını iddia ediyor. Bunun üzerine kamera kayıtlarını istedim. Savcılık, soruşturma izni vermediği için o görüntüleri de elde edemedim. Savcılığa göre normal ölüm ama ben bunu kabul edemem” diye konuştu. > Kızının odasını ziyaret edip duruyor > Gözü yaşlı anne Serpil Karayiğit “Doktorlar kızıma hiçbir işlem yapmadan Şifa Hastanesi’ne sevk etti. Her 2 hastanede de kızımın midesi yakınmadı. Benimle birlikte hastaneye gelen ve hiçbir işlem yapılmadığını görenlerin şahit olarak dinlenmesini istiyorum. Kamera kayıtları incelenirse haklılığım ortaya çıkacaktır” diye konuştu. > Komşuları destek veriyor > Kızının odasını geri gelecekmiş gibi muhafaza ettiğini belirten Serpil Karayiğit “Koyu Fenerbahçe taraftarıydı. Bütçem el verdiğince en ucuzunu bulup formasını bile aldım. Alex aşığı bir kızdı. Sarı-lacivertli bayrağı duvardan hiçbir zaman inmedi. Bazı eşyalarını verdim ama geri yine de çok eşyası kaldı” dedi. Odanın her yerini kızının fotoğraflarıyla süsleyen Serpil Karayiğit “Komşularımın yardımıyla hem kendi hem de geride kalan 3 yavrumun karnını doyuruyorum. Allah kimseyi ne muhtaç etsin ne de evlat acısı yaşatmasın şeklinde konuştu.
