AK Parti Maltepe İlçe Teşkilatı’nın düzenlediği bayramlaşma törenine AK Parti İstanbul Milletvekili İdris Güllüce’de katıldı. Partililer bayramlaşan Güllüce, AK Parti’nin yaptığı hizmetlerin halka hatırlatılması gerektiğinin altını çizdi.
Maltepe’nin beş yıl kaybettiğini ve Başbakan Erdoğan’ın en iyi aday dayını seçeceğine inandığını ifade eden Güllüce’ konuşmasını şöyle sürdürdü:‘‘Bayramlaşmayı çok önemsiyorum. Bayramlaşma bizim kültürümüzün olmazsa olmaz parçalarından. Kimle muhatap olduysam bayramı tatil olarak kullananları yerdim. Bunu söylerken bazılarının da canını sıktım tabi. Memleketine gidenleri ayırıyorum. “Ben İtalya’ya tatile gideceğim” diyenlere diyorum. “Benim evime kimse gelmesin. Bende kimsenin evine gitmeyeceğim. Kendi hayatımı yaşayacağım keyfini süreceğim. Dostluğa, arkadaşlığa, muhabbetin, kurban bayramının önemi yok” diyor. Kültürümüzün bir parçasının koparıldığını görüyorum.
AK Parti dünya kadar fiziksel iş yaptı. Bir taraftan da bu milletin kopan kültürel parçalarını, değerlerini onarmaya çalışıyoruz. Başbakan bayramda yaşlı bir kadının evine kadar gidiyor. Bunlar birer örnek. Emsal teşkil etsin. Bu bayramlar olmasa herkesin kendi başına yaşadığı bir dünyada insanların mutlu olması mümkün değil.
Hep böyle yaparlar. Ondan sonra da oturur şiir yazarlar. Derler ki “Biz metropollerde üşüdük yalnızlıktan”. Üşürsün tabi kardeşim. Kimsenin elini sıkmazsan, kimsenin evine gitmezsen, bir bardak suyunu bir Allah’ın kuluna vermezsen üşürsün. Bu salondakiler üşümeyenler.
İnsan unsuru var. İnsanın değerleriyle devlet, millet baki kalıyor. O yüzden bu değerleri de ciddi anlamda takviye etmek, güçlendirmek lazım. Bazı şeyler okuyoruz bu ne cüret, Bir tanesi “İnsan katletmekten nasıl mutlu oluyorsunuz. Buna nasıl din diyorsunuz” diyor. Elinin körünü diyoruz. Benim bayramıma hayvan katliamı neden diyorsun kardeşim.
Et yemekten but hastası olmuşsun, kolesterolün 500′e çıkmış. Garibim vatandaşın yiyeceği bir kilo ete gelince hayvan katliamı oluyor. Sanırsınız ki hiç hayatında et yememiş. Benim kendi değerim olan bayrama gelince hayvan katliamı oluyor.
“Kurban Bayramı gelince, ‘Müslümanların kanlı dünyası’ oluyor”
Almanya’nın Bild gazetesi bir fotoğraf koymuş. “Müslümanların kanlı dünyası” diye manşetten veriyor. Mezbahada kan akmaz mı? Onlar hayvanları kesmeden mi yiyor? Çiğ mi canlı mı yiyorlar. Dünyada en az protein tüketen milletiz. Avrupalılar bizim 3-4 katımız hayvan tüketiyor.
Kurban Bayramı gelince “Müslümanların kanlı dünyası” oluyor. Fikir hürriyeti başka bir şey benim kutsal değerime saldırması başka bir şey. Bu ülkenin yüzde 99′u Müslüman ve Müslümanlar içinde kurban bayramı bir değerdir.
CHP’li vekiller eşliğinde bir hafta önce İzmir ve Eskişehir’de yürüyüşler oldu. Ak Partili gençlik ve Spor Bakanlığı kız ve erkek yurtlarını ayrı yapıyor. “ayrı olur mu? Kızlarla erkekler aynı koğuşta kalacaklar diyorlar. Sovyet döneminde kolhozlar vardı. Bu kolhozlarda bile olmuyordu.
“Burası Fransa değil. Türkiye ve öyle kalacak”
Böyle bir şey nasıl istersin? Burası Türkiye arkadaş. Bu ülkenin bir aile yapısı, kültür yapısı, değerler manzumesi, var. Bizim kızlarımız ve erkeklerimiz ayrı yurtlarda kalır. Fransa’da öyleymiş. Burası Fransa değil. Burada Türk bayrağı dalgalanıyor. Sen Fransız mısın? Burası Türkiye ve öyle kalacak. Öyle bir şey yok. Fransa olmayacağız. Almanya veya Amerika olmayacağız. Allah bizi değerlerimizden ayrı koymasın.
Bir millet kültürü olmadan, kendi değerleri olmadan başka bir şey oluyor. Biliyorsunuz Bulgarlar en az Anadolu’da yaşayan insanlar kadar Türk’tür. Ama orada Slavlaştıkları için başka bir millet olmuşlardır. Orta Asya’dan gelen Bulgar kolu imparatorluk bile kurmuş. ama dilini, dinini değiştirmiş. Slavlarla birleşmiş ve bizimle de pek dost olmayan bir millet olmuş. Demek ki milletlerin değerleri bitince başka bir şey oluyorlar. Herkes kendisi kalmayla ilgili çaba göstermeli. Bu değerleri muhafaza etmeli. Dilinden, kıyafetinde, yemeğine kadar her değerini korumalı.
Lüks bir lokantaya git Türkçe isim bulamıyorsun. “Shnitzel” diyor.” Neden tavuk kızarması demiyorsun oğlum” diyorum. Turistler için yapıyorsan adam memleketinde yiyor. Bir mıhlama yağ da millet yesin. Turist buraya kendi yemeğini yemez akılsız adam. Benim yerli yemeklerimi yemeye gelir. Turist için yapıyorsan yanlış. Benim için yapıyorsan 10 kere yanlış. Değerlerini kaybeden zihniyet turizm anlamında bile yanlış yapıyor.
AK Parti olarak hizmetlerimizi saatlerce değil, günlerce anlatsak yetmez. Sizlerde bunun farkındasınız. Fiziksel hizmet itibariyle de kültürel hizmet itibariyle de çok iyi şeyler yaptık ve yapacağız. Dünyanın bundan canı sıkılıyor. Çünkü bu millet yeniden ayağa kalkıyor.
İngiliz Başbakanı Churchill, “Türkler kurudukları zaman su verin, uzadıkları zaman da budayın” demiş. Ne uzaması ne de kısalmasını istemiyorlar. Onların bu düzenine AK Parti bir çomak soktu. Artık budayamadıkları ve uzanan bir Türkiye oldu.
“Lufthansa’ya rağmen hava limanı yapıyoruz”
“Hava limanı yapmayacaksın” diyen Lufthansa’ ya rağmen, Düseldorf’ a, Amsterdam’a rağmen biz 3. hava limanını yapıyoruz. O hava alanları İstanbul’un devreye girmesiyle ekonomik olarak çok kötü duruma düşecekler. Temsilcileri Başbakan Erdoğan’a çıkıp “Bu yapılmasın” dedi. Onlara rağmen yapacağız. Bizi istemeyenlere inat bu ülkeyi geliştireceğiz. Bu ülkede yaşayan temiz süt içmiş hiç kimse, “Bu ülke gelişmesin” diye düşünemez. Bunu da siyaset yapacak.
“Gazozla tıraş olunan İstanbul’ unuttuk”
Belediye başkanlığı yaptım. Hayatı çok zor kazandım. 4 sene fizanda kaldım. En ızdırap dolu yılım 2001′deydi. Günde 20 – 30 kadın geliyordu. ekmek parası kazanamayan kadınlar geliyordu. Namusunu kaybetmek istemeyen kadınlar gelirdi. Elimi yüzümü yıkamaya gider gibi yapıp ağlardım. 6 sıfırları çabuk unuttuk. Kira ödeyemediği için evini bırakan adamlar vardı. Unuttuk bu günleri. 40 yaşın altındaki insanlar bilmiyor. Gazozla tıraş olunan İstanbul’u unuttuk. Birilerinin bu gençlere bunları anlatması lazım.
“Maltepe beş sene kaybetti. Zaten CHP’nin bastığı yerde ot bitmez”
Maltepe beş sene kaybetti. Lokasyon olarak Anadolu Yakası’nın gelişmeye en müsait ilçelerinden birisiyken beş sene gitti. Zaten CHP’nin ayağını bastığı yerden ot bitmez. “Şortuma, hayat tarzıma karışma” diye yürüyüş yaparlar. Sonra da Anayasa Mahkemesi’ne gider, “Bu başörtülüler neden böyle başörtülü” der. İkisini bir arada yapar.
Bu ilçenin ve ülkenin bunların eline geçip beş sene daha kaybetmemesi lazım. Maltepe’nin kaybettiği yılları telafi etmemiz lazım. Hem merkezi yönetimin o koltuğa oturmasıyla, burada da belediye başkanlığına AK Partili bir belediye başkanı kazanırsa Maltepe kaybettikleri yılları telafi eder.
“Maltepe’yi geri vitesten beşinci vitese takacağız”
Aday Ahmet olacak, Mehmet olacak önemli değil. Başbakan İstanbul’da her ilçedeki insanların ayakkabı numarasını bile bilir. Öyle Tayyip Erdoğan kolay olunmuyor. Bu ilçe de kim, ne nerede, nasıl her şeyi biliyor. Bizim sorunumuz kimin aday olacağı değil.
Bir an evvel o koltuğa iş yapan bir adam oturtup, Maltepe’nin geri vitesten, beşinci vitese nasıl takarız? Bizim derdimiz bu. Herhangi bir arkadaşımızı şu an ki belediye başkanıyla mukayese edersek, arkadaşımıza ayıp ederiz. Yoldan geçen herhangi bir AK Partili bunların 10′ar katı kadar hizmet ederiz. Bizim derdimiz herkese Ak Partimizin yaptıklarını anlatacağız’’.